Test Yapmadan Kocakarı Yöntemiyle Hamile Olduğumu Nasıl Anlarım?

Acaba hamile miyim? Bu sorunun cevabını bulmak bazen kadınlar için oldukça zor bir süreç olabiliyor. Anne adayı olup olmadığınızı anlamak için bazen test yapmak yerine bir süre daha belirtileri anlamaya çalışmak isteyebilirsiniz.

Anne olmak isteyen birçok kadın hayal kırıklığına uğramamak için ilk önce kendi içgüdüleri ile belirtilerden emin olmak isterler ve ardından testleri uygulamaya karar verirler. Sizler de kan veya idrar testi yaptırmadan önce hamile olup olmadığınızı öğrenmek istiyorsanız, yazımızın devamında yer alan 12 yöntem ile “hamile miyim?” sorusunun yanıtı alabilirsiniz.

Tahmin edilen regl tarihinde iki haftalık bir gecikme olduktan sonra, evde yapılan hamilelik testlerinden alan bayanlar ilk denemede negatif cevap alabiliyorlar. Hamilelik belirtileri bu süreçte devam ediyor ve bir hafta sonra yeniden test alan bayanlar sonucun bu sefer de pozitif olduğunu görüyorlar. Tüm bu hamilelik testi denemeleri bazen bayanlar için sinir bozucu olabiliyor.

Hamile kalmak isteyen bayanlar deneme süresi boyunca her belirtide kan ve idrar testi yaptırmaktan yorulabilirler. Sizler de test yapmadan hamile olduğunuzu anlamanın bazı yollarını merak ediyorsanız, aşağıdaki tavsiyeleri deneyebilirsiniz.

Regl gecikmesi ile birlikte bayanların kafasının karışmasının nedenlerinden biri; yumurtlamada gecikme olmasıdır. Yumurtlamada gecikme regl döngüsünde de gecikmeye neden olabilir. Regl düzensizlikleri genelde hamilelik belirtileri ile karıştırılır. Eğer düzenli regl oluyorsanız, yumurtlama (ovulasyon) günlerini kolayca tahmin edebilir ve kendinize bir çizelge hazırlayabilirsiniz. Dolayısıyla hamile kalma olasılığınızın yüksek olduğu tarihleri de az çok kesinleştirebilirsiniz. Polikistik over sendromu ve tiroid hastalıkları hormonal dengesizliklere neden olabilir. Hamileliği şüpheli hale getirebilir.

Bakınız: Evde Test Yapmadan Hamile Olduğumu Nasıl Anlarım?

Yumurtlama Gecikmesine Neden Olan Faktörler

Bir kadının adet döngüsü 28-32 gün arasında olur. Bazen bu süre daha kısa veya daha uzun olabilmektedir. Aslında yumurtlama dönemi hesaplaması son adet tarihinin ilk gününden önünüzdeki ilk 12-16 gün aralığında yapılır.

Çoğu kadında adet döngüsünün 11 ve 21’inci günleri arasında yumurtlama olur. Yumurtlama döngüsünü takip etmek çok önemlidir. Eğer gebe olduğunuzdan şüphelenerek doktora giderseniz, doktorunuz size kesinlikle son adet döngüsü süresi hakkında soru soracaktır. Çünkü ne kadar süredir hamile olduğunuzun hesaplaması son adet dönemi temel alınarak beklenen adet dönemine göre yapılır.

Bazen yumurtlama (ovulasyon) zamanında olmayabilir. Bunun arkasında yatan ana neden kısırlık olabilir. Ancak normal yumurtlama döngüsünü bozan birçok faktör vardır. Bu faktörler şöyledir:

a. Polikistik Over Sendromu

Kadınlarda kısırlığın yaygın bir nedenidir. Üreme hormonları olan östrojen ve progesteron dengesi bozulabilir ve bu da yumurtalıkta kisti tetikler. Hipofiz bezi, hipotalamus hormonları ve yumurtlamada değişimler, yumurtlamada gecikmeye neden olabilir. Yumurtlamayı geciktirmenin dışında insülin direnci, akne, boyun ve yüzde kıllanmaya neden olabilir.

b. Hipotalamik Disfonksiyon

Hipofiz bezi; her ay yumurtlamadan sorumlu olan folikül uyarıcı hormon (FSH) ve lüteinleyici hormon (LH) olarak iki farklı hormon salgılar. Fiziksel ve duygusal stres, obezite veya kilo verme gibi durumlarda hormonların akışı ve düzeni bozulabilir. Bu faktörler hem yumurtlama hem de adet döngüsünü etkiler. Düzensiz adet döngüsünün arkasındaki nedenlerden biri,  hipotalamik disfonksiyon olabilir.

c. Erken Yumurtalık Yetmezliği (Premature Over Yetmezliği)

Bu bozukluğa otoimmün hastalıkların vücudun yanlışlıkla yumurtalık dokularına saldırması neden olabilir ve yumurta kaybına yol açar. Genetik ve çevresel faktörler de erken yumurtalık yetmezliğine neden olabilir. Ayrıca yaşla birlikte östrojen azalır ve bu nedenle yumurtalık içinde daha az yumurta oluşur.

d. Prolaktin Hormonu Yüksekliği

Hipofiz bezi prolaktin hormonunun aşırı üretimine neden olabilir. Bu durum “hiperprolaktinemi” olarak adlandırılır. Prolaktin hormonunun aşırı derecede salgılanması östrojen üretimini bozar ve kısırlığa neden olur. Bu sorun, hipofiz bezi düzgün çalışmadığında ortaya çıkar. Bazen kullanılan ilaçlar da prolaktin hormonu yüksekliği ve kısırlığa neden olabilir.

Hamilelik Belirtileri: Test Yapmadan Hamile Olduğumu Anlayabilir Miyim?

Hamile kalmaya çalışan bayanlar, doğal olarak hamile kalıp kalmadıklarını her denemede bilmek isterler. Tekrar tekrar gebelik testi almaktan ve sonuçlara üzülmekten sıkılan bayanlar, gerçekten gebe olduklarını vücutlarındaki bazı sinyallerden anlayabilirler. Hamile olduğunuzda vücudunuz size bazı işaretler verir ve başarılı hamileliklerde vücudunuzu gözlemleyerek gerçekten hamile olup olmadığınızı öğrenebilirsiniz. Sonrasında doktorunuza görünerek, hamileliğinizi teyit ettirebilirsiniz.

Eğer regl döneminde gecikme ve yumurtlama döngüsünde sorunlar varsa, yukarıda bahsettiğimiz nedenlere bağlı olarak hamile kalamıyor olabilirsiniz. Test yapmadan hamile olduğunuzu anlamanın yollarını aşağıda bulabilirsiniz.

1. Adet Gecikmesi

Normal regl tarihi üzerinden 10 günden fazla gecikme olursa, doktora danışmanızın zamanı gelmiştir. Ancak adet döngüsünde düzensizlik her zaman hamile olduğunuzun bir sinyali olamaz. Bazen doğum kontrol ilaçlaro, anoreksiya ya da bulimiya gibi yeme bozuklukları adet döngüsünü etkileyebilir. Bazen adet gecikmelerinin yanlış alarm olabileceğini unutmamak gerekir ve adet düzensizliğin arkasında yatan nedenleri doktorunuza danışmanızın zamanı gelmiş demektir.

Hamilelik hormonu olarak bilinen koryonik gonadotropin hormonunun (hCG) belirli bir seviyeye yükselmesi zaman alır. Bu nedenle, gebelik testlerinde bazen negatif sonuçlar alınabilmektedir. Hamilelik testinin negatif çıkması, HCG hormonu düzeylerinde bir değişiklik olmadığını gösterir. Eğer HCG seviyelerinde bir artış varsa hamilelik testi pozitif sonuç gösterir. Düzenli adet görmüyorsanız, hamile olduğunuzu doktora başvurarak doğrulamanızı öneriyoruz. Hamile olduğunuzu öğrendikten sonra, doğum öncesi bakım ve muayenelerinize gecikmeden başlamalısınız.

2. Lekelenme

Adet döngüsünün son 1-2 haftası arasında birkaç damla kan fark ederseniz, implantasyon kanaması olabilir. İmplantasyon kanaması embriyo implantları rahim duvarı içine yerleşince oluşur. Ancak, bu durum her bebek isteyen annede gerçekleşmez.

3. Bulantı veya Kusma

Hamileliğin üç haftasından sonra mide bulantısı veya kusma gibi belirgin belirtiler ile karşılaşabilirsiniz. Herhangi bir koku veya tat karşısında hassasiyet olabilir.

Mide bulantısı hamileliğin en görünür belirtisi olarak bilinir. Eğer bulantı sık aralıklarla oluyorsa, hormon seviyelerinin yükseldiğinin ve vücudunuzun hamilelik için hazırlandığının işaretidir.

4. Şişkinlik

Karında şişkinlik hissi de hamile olduğunuzun bir işareti olabilir. Hormonal değişiklikler vücutta şişkinliğe neden olur. Şişkinlikle birlikte kramp da görülebilir. Rahmin hala küçük olmasına rağmen elbiselerinizin içerisinde belinizin çevresinde bir gerginlik hissedebilirsiniz.

5. Göğüs Uçlarında Ağrı

Göğüs çevresinde değişiklikler genellikle gebeliğin görünür erken belirtileri arasındadır. Göğüslerinize dokunduğunuzda acı veya ağrı hissi olduğunu göreceksiniz. Ayna karşısına geçtiğinizde göğüslerinizin daha büyük ve dolgun olduğunu fark edebilirsiniz. Aynı zamanda göğüsler dikleşir ve meme uçlarının rengi koyulaşır. Hamile olduğunuzu gösteren küçük şişlikler göğüs üzerinde belirir.

6. Sık İdrara Çıkma

Eğer her 20-30 dakikada bir acil tuvalete gitme ihtiyacı duyuyorsanız, gebeliğin bir belirtisi olabilir. Sık idrara çıkma, özellikle hamileliğin ilk üç aylık döneminde vücudun su tutması ve kan akışı nedeniyle oluşur.

Hormonal değişiklikler nedeniyle böbrekler yoluyla kan akışı artar. Sonuç olarak, mesane hızla dolar ve gebelik sürecinde idrar yoğunluğu artar. Sonuç olarak, mesane hızlı bir şekilde tam dolar. İdrar yoğunluğu,  gebelik ilerledikçe artar. Bazen büyüyen bebeğin mesaneye baskısı, sık idrara çıkmanızın nedeni olabilir.

7. Sırt ağrısı

Bel ve sırt ağrıları hamile olduğunuz anlamına gelebilir. Eğer gün boyunca sırt ağrılarınız devam ediyorsa, istirahat etmelisiniz. Masaj yapmak da ağrıyı hafifletebilir.

Hamilelikte sırt ağrısı sakroiliak eklem etrafında oluşur. Hamilelikte sırt ağrısının nedenleri şöyledir:

Kilo: Kilonuzda hızlı bir artış olması ve 25-30 kilo alımı sırt ağrılarına neden olabilir. Omurga ağırlığı destekler ve sırt ağrısına neden olur. Ayrıca genişleyen rahim kan damarlarına, sinirlere ve pelvise baskı yaparak akut bel ağrısını oluşturabilir.

Duruş Değişikliği: Artan kilo ile beraber duruşta da değişiklikler olabilir. Duruş değişikliği sırtta ağrı ve gerginliğe neden olur.

Hormonal Değişiklikler: Vücut gebelik sırasında relaksin denilen bir hormon salgılar. Bu da pelvik bölgesindeki bağları rahatlatır. Bağların gevşemesi istikrarsızlık ve ağrıya neden olur.

Kaslar: Rahim genişledikçe, rektal kası merkezinde ayrılma başlar. Bu da şiddetli bel ağrısını ortaya çıkarabilir.

Stres: Beden ve zihin hamilelik sırasında strese geçer. Bu da sinirlerde spazm ve bel ağrısına neden olur.

Hamilelikte sırt ağrısını hafifletmek için tek yapmanız gereken egzersizdir. Düzenli egzersiz yaparak zihninizi sakinleştirebilir ve ağrılardan kurtulabilirsiniz. Hafif yoga meditasyonları yapmak, yüzmek veya sabit bisiklet egzersizleri kas gücü ve esnekliğini arttırabilir. Doktorunuza danışarak sizler de egzersiz yapabilirsiniz.

Ağrı olan bölgeye sıcak ve soğuk kompres uygulamak da işe yarayabilir. Ancak, karın üzerine kesinlikle uygulamayın. Ağrılı sırt bölgesine ılık su torbası tutabilirsiniz.

Çalışırken, otururken veya uyurken ağrının azalması için uygun bir duruş belirleyin. Omurga üzerine baskı yaparsanız, bel ağrısına neden olur.

Ayrıca akupunktur deneyebilirsiniz. Bu yöntem sırt ağrısını büyük ölçüde rahatlatmaya yardımcı olur. Tabi öncesinde doktorunuzdan izin almalı ve işini iyi bilen bir masör tercih etmelisiniz.

8. Baş ağrısı

Stres, uyuşukluk, kanama, baş dönmesi ve fiziksel değişiklikler hamilelik sırasında baş ağrısının sık görülmesine neden olur. Baş ağrısı hamilelikte normaldir. Dinlenmek, baş ağrısını azaltmaya iyi gelebilir.

9. Sinirlilik veya Moral Bozukluğu

Ortada bir sebep yokken sinirlenebilirsiniz. Farkında olmadan sinirli ve huysuz davranışlar sergilemenizin nedeni hamilelikte hormonal değişimlerdir. Bu belirli test yapmadan gebeliği onaylamanın başka kolay işaretidir.

10. Yeme İsteği veya İsteksizliği

Hamileliğin en yaygın işaretlerinden biri sürekli bir şeyler yeme isteğinin oluşmasıdır. Tuhaf bir şekilde sıklıkla acıkıyorsanız ve bazı yiyeceklere özlem duyuyorsanız, hamile olma ihtimaliniz vardır.

Vücutta östrojen seviyelerinin yükselmesi ile farklı gıdalara istek veya isteksizlik oluşabilir. Bazen sevdiğiniz yemekler bile sizde kötü bir his uyandırabilir ve mideniz bulanabilir.

11. Uyku Düzensizliği

Tüm fiziksel değişiklikler nedeniyle, vücudunuzun uyku döngüsünde de değişimler olabilir. Geceleri uykunuz sürekli bölünebilir.

11. Yorgunluk

Yorgunluk ya da halsizlik gebelikte sık görülen bir belirtidir. Progesteron düzeylerindeki bu olağandışı uyuşukluk yorgunluğa neden olur. Kusma ve sık idrara çıkmak da yorgunluğu arttırır. Sakin olmalı ve biraz dinlenmelisiniz. Yorgunluk, hamileliğin ikinci üç aylık döneminde azalmaya başlar.

Bu makalemizde test yapmadan hamile olduğunuzu anlamanıza yardımcı olacak hamileliğin en sık görülen belirtilerini sizlerle paylaştık. Hamile olduğunuzdan eminseniz, doktorunuzu ziyaret edin ve gerekli testlerle hamileliğinizi teyit edin.

Senin Görüşün veya Deneyimin Nedir?

Aşağıda yer alan yorum bölümünden sen de ister kendi deneyimlerini anlat, ister hamileliğe dair merak ettiğin sorularını diğer okuyucularla paylaş.

Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir